Kahramanmaraş’ta 1979’tan beri tatlı işi ile uğraşan Kaplan ailesi deprem sonrası taşındıkları Aksaray’da yeni bir düzen kurdu. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta yaşanan deprem sonrası Aksaray’a yerleşip burada işlerine devam eden Ali Kaplan, kardeşiyle birlikte baba mesleği tatlıcılığı devam ettiriyor.

‘İMALATIMIZ MÜŞTERİ İZLEMESİNE AÇIK’

Şeffaf bir imalathane ile hijyenik bir üretim sistemi kurduklarını ifade eden Kaplan; “Mesleği babamızdan öğrendik. 2 kardeşiz birimiz pastacı birimiz baklavacı. Burada ailecek çalışıyoruz. Baklava çeşitlerimizde iddialıyız. Fıstıklı, cevizli, kaymaklı çeşitlerimiz ile Aksaray halkının ağızlarını tatlandırıyoruz. Ürünlerimizde kesinlikle glikoz gibi maddeler kullanmıyorum. İsteyen vatandaşımız gelip imalathanemizi ziyaret edebilir. İmalatımız zaten şeffaf neredeyse her işlemi müşterinin gözü önünde yapıyoruz. İmalathanemiz üst katta zaten orayı da gezebilirler. Fırınımızın girişte olmasının sebebi tereyağı kokusunu müşterilerimize sunabilmek burada şerbetleme işlemini görüyorlar. Bunu bir avantaj olarak görüyoruz biz, kendimiz ve müşterilerimiz açısından. Yiyen ne yediğini bilsin diye uğraşıyoruz. Bu işin içinden geliyoruz çocukluktan beri bu iş ile büyüdük. Dükkânımızı açalı 2 ay oldu yeni olduğumuz için güzel bir müşteri çevresi oluşturmayı hedefliyoruz. Aksaray insanını da sevdik güzel karşılıyorlar yabancıyı fazlasıyla memnunuz. İşimizi hakkıyla yapmaya çalışıyoruz” dedi.

‘EMEĞİMİZDEN ÖDÜN VEREREK FİYATLARI UYGUN TUTUYORUZ’

Artan maliyetler karşısında ne kadar zorlansalar da birinci sınıf ürün kullandıklarını belirten Kaplan; “Şu an baklavalık Antep fıstığının kilosu 840 lira. Bunu herkes kullanmıyor. 2. sınıf hatta 3. sınıf fıstık kullanan işletmeler var. Biz birinci sınıf ürünler kullanıyoruz. Yeşilliğinden, görüntüsünden ve kokusundan da kendini belli eder zaten. Biz kendimiz ürettiğimiz için fiyatları da uygun tutmaya çalışıyoruz. Bir de Aksaray’a yabancı olduğumuz için fiyatlarımızı tabanda tutup emeğimizden ödün vererek bir çevre oluşturmaya çalışıyoruz. Aldığımız geri dönüşler de gayet iyi.Fiyattan ve kaliteden müşterilerimiz memnun” diye konuştu.

‘ÖLÜMDEN DEĞİL DE ENKAZ ALTINDA KALMAK KORKUTUYOR’

Maraş’ta yaşadığı olaylara değinen Kaplan, “Maraş’ta durum televizyonlarda ya da sosyal medyada gözüktüğü gibi değil. Daha vahim, ilk zamanlar zaten çok kötüydü insanlar canının derdine düşmüştü, şehir terk edildi. Gidecek bir yeri olmayan insanlar kaldı, memurlar dahi tayinlerini isteyip başka şehirlere gittiler. Şu an yeni yeni toparlanma aşamasında. Hala artçı depremler devam ettiği için insanların psikolojisi çok bozuk. Bundan dolayı hala geri dönüş olmuyor ve hala dışarı göç vermeye devam ediyor bizde dahil. İnsanlar yataklarında uyurken 2 saatte bir sallanıyor, bu bizi korkutuyor açıkçası, ölümden değil de enkaz altında kalmak korkutuyor. Bundan dolayı dışarı göç veriyor sürekli. Bizde orada ki işletmemizi buraya taşımak zorunda kaldık” diye konuştu. Foto-Haber: Kamil İPEKLİ