Köşe yazıları

Oruçla İlgili Temel Bilgiler 

Kıymetli Okurlarım, bugün de Ramazan ayı ve Oruç ibadeti ile ilgili temel bilgilerimizi hatırlamaya devam edelim. Orucu Bozan Haller Nelerdir? Oruçlu iken, yemek, içmek ve cinsi ilişki orucu bozar. Orucu..

Oruçla İlgili Temel Bilgiler 

Kıymetli Okurlarım, bugün de Ramazan ayı ve Oruç ibadeti ile ilgili temel bilgilerimizi hatırlamaya devam edelim.

Orucu Bozan Haller Nelerdir? Oruçlu iken, yemek, içmek ve cinsi ilişki orucu bozar. Orucu bozan bazı durumlar sadece kaza yapmayı gerektirirken, bazıları hem kaza hem de kefaret ödemeyi gerektirir.

Hangi Şeyler Orucu Bozup Sadece Kazayı Gerektirir? Yolculuk, hastalık, ileri derecede yaşlılık gibi meşru bir mazerete dayalı olarak bozulan orucun, sadece kaza edilmesi gerekir. Ayrıca, kasıtsız yeme ve içme gibi, beslenme amacı taşımayan ve genellikle tüketilmeyen şeylerin tüketilmesi oruç bozar ancak bu durumlar sadece kaza gerektirir. Ramazan’da bir mazeret olmaksızın tutulmayan oruçlar, gününe gün kaza edilir. Mazeretsiz şekilde Ramazan orucunu tutmamak büyük bir günahtır ve tövbe etmek gerekir, çünkü Ramazan ayı günahların bağışlanması için bir vesiledir. Ramazan dışında tutulan oruçlar, Ramazan orucunun yerini tutamaz.

Oruç Kefareti Ne Demektir ve Nasıl Ödenir? Ramazan orucunu mazeretsiz bozan bir kişi, hem orucunu kaza etmeli hem de kefaret ödemelidir. Kefaret, peş peşe iki ay oruç tutmak ya da buna gücü yetmeyenler için altmış fakiri bir gün veya bir fakiri altmış gün doyurmaktır. Özel günlerindeki kadınlar, bu günlerinde kefaret oruçlarına ara verir. Bu durumlarından çıkar çıkmaz ara vermeden kefaret orucuna devam ederek 60 günü tamamlar. Şafii mezhebine göre, yeme içme yoluyla ramazan orucunu bozan kişi için sadece kaza gereklidir, kefaret gerekmez.

Oruç Yerine Fidye Verilmesi: Fidye, bazı ibadetlerin yerine getirilememesi ya da eksik yapılması durumunda ödenen maddi bir yükümlülüktür. İbadetlerle ilgili fidye, oruç ve hacda söz konusudur. İhtiyarlık ve şifa ümidi olmayan bir hastalık sebebiyle oruç tutamayan kimse, daha sonra kaza etmesi mümkün olmadığından, oruç tutamadığı her güne karşılık bir fidye öder. Bu durumdaki bir kimsenin fidye ödemesi vaciptir. Kur’an-ı Kerim’de, “Oruç tutmaya güç yetiremeyenler, bir fakir doyumu kadar fidye öder.” (Bakara 2/184) buyurulmaktadır. Bu ayetten hareketle fidye miktarının, bir kişiyi bir gün için doyuracak yiyecek olarak anlaşılmıştır. Yaşlılıktan ötürü oruç tutmaya gücü yetmeyen kişi, her gün için bir sadaka-i fıtır miktarı fidye verir. Buna da imkânı yoksa Allah’tan af diler. Fakat böyle bir kişi, kısa günlerde rahatlıkla oruç tutabilme imkânına ulaşırsa tutamadığı oruçları, o günlerde kaza etmesi gerekir. Zira ramazan ayında oruç tutmaya gücü yetmeyen kimseler ile iyileşme ümidi bulunmayan hastalar ileride oruç tutabilecek duruma gelirlerse tutamadıkları oruçları kaza etmeleri gerekir. Önceden verdikleri fidyelerin hükmü kalmaz, bunlar sadaka sayılır.

İmsak, İftar ve Sahur Nedir? İmsak, sabah namazının giriş ve orucun başlayış vaktini ifade eder. Oruç tutacak kişinin bu andan itibaren yeme içmeye son vermesi gerekir. Bu itibarla, yatmadan önce yemek yeyip oruç tutmaya niyet eden kişi geceleyin uyandığında imsak vaktine kadar yiyip içebilir. İftar; Allah rızası için farz veya nafile oruç tutan bir Müslümanın, güneşin batmasından sonra bir şey yiyerek veya içerek oruç açmasına denir. Sözlükte “sabah olmadan önceki vakit, gecenin son üçte biri” anlamındaki seher kelimesiyle aynı kökten gelen sahur dinî bir terim olarak oruç tutmaya hazırlık olmak üzere fecrin doğmasından önce yani imsak vaktinden önce yenen yemeği ifade eder. “Sahura kalkın, zira sahurda bereket vardır” gibi sözleriyle sahur yemeğini teşvik eden Hz. Peygamber’in (Buhârî, “Ṣavm”, 20; Nesâî, “Ṣıyâm”, 18-19, 24; Tirmizî, “Ṣavm”, 17) uygulamalarıyla da sahura önem verdiği görülür.

Sahurda Ezan Bitene Kadar Yemek Yenilebilir mi? Sahur vakti yemek yiyen kişinin-ezan okunmuş olsun olmasın-imsak vaktinin girmesiyle birlikte yemeye ve içmeye son vermesi gerekir.

Kaza Oruçlarının Aralıksız Olarak Tutulması Şart mıdır? Ramazan ayında tutulmayan oruçların ve başlanıp da bozulan oruçların kaza edilmesi gerekir. Kur’an-ı Kerim’de, “İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadığı günlerin sayısınca diğer günlerde tutar.” buyrulmaktadır (Bakara, 2/184). Kaza oruçlarının aralıksız tutulması hakkında herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.

Bozulan Nafile Orucun Kaza Edilmesi Gerekir mi? Nafile oruç, Ramazan ayının dışında tutulan oruçtur. Nafile de olsa, başlanan bir ibadetin tamamlanması gerekir. Bu nedenle diğer nafile ibadetlerde olduğu gibi, bozulan nafile orucun da, kaza edilmesi gerekir.  Kaza orucu tutmakta olan kişinin de bu orucu bozması durumunda yine kaza gerekli olup kefaret gerekmez.

Mesleği Gereği Sürekli Olarak Yolculuk Yapan Kişi Oruç İbadetini Nasıl Yerine Getirebilir? İslam dini Ramazan ayında oruç tutamayan hasta ve yolcuların sonradan kaza etmelerini emreder. Mazeret devam ettiği sürece ruhsat da devam eder. Sürekli mazereti bulunan kişiler, mazeretleri ortadan kalkınca, zamanında tutamadıkları Ramazan oruçlarını kaza ederler. Kur’an-ı Kerim’de; “… Kim de hasta veya yolcu olursa, (oruç) tutmadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun.” buyurulmaktadır (Bakara, 2/185). Devamlı olarak uzun yola giden kaptan ve sürücüler de yolcu hükmündedir. Şu kadar var ki, yolculuğu esnasında bir sıkıntı çekmeyenlerin oruç tutması daha faziletlidir.

Oruçlu İken Boy Abdesti Almak/ Banyo Yapmak Orucu Bozar mı?: Ağız veya burundan su yutulmadıkça yıkanmakla veya gusül abdesti almakla oruç bozulmaz. Nitekim Hz. Aişe ile Ümmü Seleme validelerimiz Peygamberimiz (s.a.v.)’in Ramazanda imsaktan sonra boy abdesti almış olduğunu haber vermişlerdir. (Buhârî, Savm, 25).

Kıymetli Okurlarım, kadim Ramazan ayı ve oruç ibadeti hakkında merak ettiğiniz her konuda, Diyanet İşleri Başkanlığımızın resmi internet sitesi, aradığınız yanıtları bulabileceğiniz zengin ve derinlemesine bir içerik hazinesi sunmaktadır. Bu platform, dinimizin bu müstesna ibadetiyle ilgili tüm sorularınıza detaylı ve doğru bilgiler sağlamak amacıyla titizlikle hazırlanmıştır. İlave olarak, daha spesifik sorularınız için il müftülüklerimize başvurarak, doğrudan uzmanlarımızdan rehberlik ve destek alabilirsiniz. Bu sayede, Ramazan ve oruç ibadeti üzerine zihninizi meşgul eden her türlü sorunun üzerine ışık tutabilecek, güvenilir ve kapsamlı bilgilere kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Yarın görüşebilmek ümidi ve duasıyla… Hayırlı İftarlar ve Hayırlı Sahurlar…

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL