Türk İslam tarihinin önemli manevi değerlerinden olan ve Aksaray’da inanç turizminin de etkin merkezleri arasında yer alan Somuncu Baba Külliyesi her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor. Somuncu Baba olarak..
Türk İslam tarihinin önemli manevi değerlerinden olan ve Aksaray’da inanç turizminin de etkin merkezleri arasında yer alan Somuncu Baba Külliyesi her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor. Somuncu Baba olarak tanınan Şeyh Hamid-i Veli’nin türbesinin bulunduğu külliye içerisinde Aksaray Belediyesi tarafından oluşturulan ve Somuncu Baba’nın hayatını anlatan minyatür müze ziyaretçilerin en uğrak yerleri arasında yer alıyor. Külliye alanına inşa edilen ve Aksaray Belediyesi tarafından işletilen fırında ise Somuncu Baba’nın pişirerek dağıttığı ekmek geleneği de sürdürülüyor.
Somuncu Baba Minyatür Müzesi’nde rehberlik yapan ve gelen ziyaretçilere Somuncu Baba’nın hayatını anlatan Hacer Bölükmeşe “Somuncu Baba’nın hayat macerası Erdebil’de başlıyor. Daha sonra Kayseri’ye ardından da Bursa’ya giden Somuncu Baba, burada sırrı açığa çıkınca Malatya’ya ve oradan da Aksaray’a geldiği biliniyor” dedi.
Somuncu Baba’nın hayatına ilişkin bilgiler veren Bölükmeşe , “Asıl adı Hamîd olan Somuncu Baba, 1349 yılında kayserinin Akçakaya köyünde doğmuştur. Babasının ismiŞeyh Şemseddin Musa El- Kayseri’dir. Annesinin adının ise Aden Banu olduğu söylenilse de kesin değildir.Soyu 24. kuşaktan peygamberimize dayanır. Babası Ebheriyye tarikatının şeyhi ve hocasıdır. Somuncu Babailk dersini babasından aldı. Daha sonra eğitimine Kayseri ulemasının yanında sürdürdü.Bir müderris olan Mahmud Mazdekâni hazretlerinin kızı Necmiye Sultan ile evlendi. Bu evlilikte de Yusuf Hâkikî ve Hâlil Taybî adlarında iki oğlu oldu. Şeyh Hâmid-i Veli Kayseri’deki hizmet ve gayretlerinin ardından 1395’li yıllarda Hacı Bayram-ı Veli ile beraber Osmanlı Devleti’nin başkenti olan Bursa’ya hicret eder. Şeyh Hamidi Veli evinin bitişiğine yaptırdığı fırında ekmek yaparak geçimini sağlar. Yaptığı ekmekleri çarşı pazar gezdirip satarken “Somunlar Müminler!” diye söylemesi zaman içinde onun bu isimle anılmasına sebep oldu. Bursa’da Ulu Caminin açılışı esnasında Fatiha Suresi’ni yedi farklı manada tefsir etmesiyle sırrı aşikâr oldu. Daha sorasında Aksaray’a gelen Somuncu Baba, ömrünün sonuna kadar burada ilim ve irşad faaliyetlerini sürdürmüş, 1412 yılında Aksaray’da vefat etti. Kabr-i Şerifleri Aksaray’da Ervah kabristanlığı içerisindedir” diye konuştu.
MÜZE 13 SAFHADAN VE 500 MİNYATÜR FİGÜRDEN OLUŞUYOR
Somuncu Baba’nın bu hayat öyküsünün minyatür müzede anlatıldığını ve müzenin ziyaretçilerin en uğrak yerlerinden birisi olduğunu vurgulayan Bölükmeşe , “Müze 13 safhadan oluşuyor. 500’e yakın minyatür figürlerle Somuncu Baba’nın hayat seyri sergileniyor. Bizlerde gelen ziyaretçilere rehberlik ederek bu 13 safhayı genişletilmiş bir anlatımla ziyaretçilere aktarıyoruz. Türkiye’nin 81 ilinden, hatta dünyanın da birçok noktasından buraya ziyaretçiler geliyor. Özellikle Ramazan ve Kurban bayramı dönemlerinde ziyaretçi sayısı artıyor. Ramazan ayında külliye genel olarak hareketli oluyor” ifadesinde bulundu.
EKMEK GELENEĞİ DEVAM EDİYOR
Son olarak, Somuncu Baba isminin Şeyh Hâmid-i Veli’nin ateşsiz fırınında somun pişirip yaşadığı bölgedeki insanlara bu somunları ücretsiz olarak dağıtmasından kaynaklı olduğunu aktaran Bölükmeşe , “İçeriğinde bal, mısır unu, süt, tahin gibi farklı mamullerin olduğu Somuncu Baba ekmeği Aksaray Belediyesi tarafından açılan fırında üretilerek ziyarete gelenlere sunuluyor. Asırlık ekmek geleneğinin yaşatılması da ziyaretçiler tarafından oldukça hoş karşılanıyor” dedi. Haber: İletişim Fakültesi Öğrencisi İkra Nur ÜNVER
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)